|
|
|
|
Fasıl
|
|
Fezail Bölümü
|
Konu
|
|
İslam Ümmetinin Fazileti
|
Râvi
|
|
Ebu Musa
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Müslüman, yahudi ve hıristiyanların meseli şuna benzer: Bir adam
var, bir grup kimseyi ücretli olarak tutmuş; kendisi için belli bir ücret
mukabilinde, geceye kadar çalıştırıyor. Bunlar gündüzün yarısına kadar çalışıp:
"Bize şart koştuğun ücrete ihtiyacımız yok. (Biz gideceğiz). Şu ana
kadar yaptığmız iş için de para istemiyoruz" derler. Adam onlara:
"Böyle yapmayın, işin geri kalan kısmını da tamamlayın ve ücretinizi tam
olarak alın!" diye rica eder. Ancak onlar buna yanaşmazlar ve terkedip
giderler. Adam onlardan sonra işi için başkalarını ücretle tutar. Onlara:
"Şu gününüzü tamamlayın, öncekilere vaadettiğim ücreti size tam olarak
vereyim!" der. Bunlar ikindi vaktine kadar çalışırlar. O zaman:
"İşin senin olsun, yaptığımız çalışmanın ücretini de istemiyoruz.
(Çalışmayı terkediyoruz)!" derler. Adam onlara da: "İşinizin geri
kısmını tamamlayın, şurada az bir zamanınız kaldı" diye rica eder, ancak
onlar dinlemeyip giderler. Adam geri kalan zamanda çalışmaları için yeni
işçiler tutar. Bunlar da geri kalan zamanda güneş batıncaya kadar çalışırlar
ve önceki iki grubun ücretini de alırlar. İşte bu, onların ve bu nurdan kabul
ettikleri miktarın meselidir."
|
Kaynak
|
|
Buhari, İcare 11,
Mevakitu's-Salat 17
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Fezail Bölümü
|
Konu
|
|
İslam Ümmetinin Fazileti
|
Râvi
|
|
İbnu Ömer
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Sizden önce geçen ümmetlere nazaran sizin bekanız, ikindi vakti ile
güneşin batması arasındaki müddet gibidir. Tevrat ehline Tevrat verildi,
onlar gün ortasına kadar onunla amel ettiler. Daha fazla devam etmekten aciz
kaldılar. Onlara kırat kırat ücretleri verildi. Sonra Ehl'i İncil'e İncil
verildi. Onlar da ikindi namazına kadar çalıştılar. O zaman onlar da aciz
kaldılar, kırat kırat onlara da ücretleri verildi. Sonra bize Kur'an verildi.
Biz güneşin batmasına kadar çalışacağız. Bize ücretimiz ikişer kırat, ikişer
kırat verildi. İki kitap mensupları: "Ey Rabbimiz, sen bunlara ikişer
kırat, ikişer kırat olarak verdin. Halbuki bize birer kırat, birer kırat
vermiştin. Halbuki biz, amel yönüyle onlardan ileriyiz!" dediler. Allah
Teala Hazretleri: "Ben ücretlerinizde bir haksızlık yaptım mı?"
buyurdu. Onlar "Hayır" dediler. "Öyleyse, bu benim lütfumdur,
onu ben dilediğime veririm" buyurdu."
|
Kaynak
|
|
Buhari, İcare 8, 9,
Mevakitu's-Salat 17, Enbiya 50, Fezailu'l-Kur'an 17, Tevhid 31, 47; Tirmizi,
Emsal 7, (2875)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Fezail Bölümü
|
Konu
|
|
İslam Ümmetinin Fazileti
|
Râvi
|
|
Enes
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav)'ın
yanından bir cenaze geçti. Oradakiler, cenaze hakkında hayırlı senada
bulundular. Aleyhissalatu vesselam: "Vacib oldu! [Vacib oldu! Vacib
oldu!]" buyurdular. Sonra bir cenaze daha geçti. Bunu kötü sözlerle
yadettiler. Resulullah yine: "Vacib oldu" buyurdular. Hz. Ömer
(ra): "Ey Allah'ın Resulü! Vacib olan nedir?" diye sordu.
"Öncekini hayırla yadettiniz ona cennet uacib oldu. İkincisini kötülükle
yadettiniz ona da cehennem vacib oldu. Sizler Allah'ın yeryüzündeki şahidlerisiniz!"
buyurdu.
|
Kaynak
|
|
Buhari, Cenaiz 86, Şehadet
6; Müslim, Cenaiz 60, (949); Tirmizi, Cenaiz 63, (1058); Nesai, Cenaiz 50,
(4, 49, 50); Ebu Davud, Cenaiz 80, (3233)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Fezail Bölümü
|
Konu
|
|
İslam Ümmetinin Fazileti
|
Râvi
|
|
Huzeyfe
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Allah Teala hazretleri, bizden öncekileri cum'ayı bulma işinde
şaşırttı. Bu sebeple cumartesi yahudilerin, pazar günü de hıristiyanların
oldu. Allah Teala hazretleri bizi yarattı ve bizlere cuma gününü bulma
hususunda hidayet nasib etti: Cumayı da, cumartesiyi de, pazarıda (ibadet
günleri) kıldı. Onlar Kıyamet günü de bize tabidirler. Biz, dünya ehli
arasında sonuncuyuz, fakat Kıyamet günü birinciler olacağız ve bütün
mahlukattan önce hesapları görülüp bitirilecekler olacağız."
|
Kaynak
|
|
Müslim, Cum'a 22, (856)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Fezail Bölümü
|
Konu
|
|
İslam Ümmetinin Fazileti
|
Râvi
|
|
Ebu Said
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Kıyamet günü Aziz ve Celil olan Allah: "Ey Adem" diye
seslenir. Adem: "Ey Rabbim buyur, emrindeyim, bütün hayırlar senin
elindedir!" der. Şöyle bir nidada bulunulur: "Allah sana, cehennem
heybetini çıkarmanı emrediyor!" Adem sorar: "Ey Rabbim, cehennem
hey'eti ne kadardır?" "Her binden dokuzyüzdoksandokuzu!" İşte
hamilelerin çocuğunu düşürdüğü, çocukların ihtiyarladığı, insanların sarhoş
olmadıkları halde, azabın şiddetinden sarhoşa döneceklerini göreceğin zaman
bu zamandır." Bu haber Ashab'a çok ağır geldi. Öyle ki yüzlerinin rengi
değişti. "Ey Allah'ın Resulü!" dediler, "bu binde bir içine
hangimiz gireceğiz?" "Ye'cuc ve Me'cuc'dan binde
dokuzyüzdoksandokuz, sizden ise bir olacak. Şunu da bilin: Siz insanlar
arasında, beyaz bir öküzde siyah bir kıl veya siyah bir öküzde beyaz bir kıl
durumundasınız."
|
Kaynak
|
|
Buhari, Tefsir, Hac 1,
Enbiya 7, Rikak 46, Tevhid 32; Müslim, İman 379, (222)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Fezail Bölümü
|
Konu
|
|
İslam Ümmetinin Fazileti
|
Râvi
|
|
Ebu Ümame
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Rabbim bana, ümmetimden yetmişbin kişiyi hesab ve ceza olmaksızın
cennete koymayı uaadetti. Her bin ile birlikte yetmişbin ve Rabbimin avucuyla
üç avuç daha."
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Sıfatu'l-Kıyame
13, (2439); İbnu Mace, Zühd 34, (4286)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Fezail Bölümü
|
Konu
|
|
İslam Ümmetinin Fazileti
|
Râvi
|
|
İbnu Ömer
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Ümmetimin cennete gireceği kapının genişliği, iyi bir atlının üç
gün (veya yıl) yürüme mesafesidir. Onlar (cennet ehli) kapıdan girerken
sıkışırlar da omuzları ezilecek hale gelir."
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Cennet 14, (2552)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Fezail Bölümü
|
Konu
|
|
İslam Ümmetinin Fazileti
|
Râvi
|
|
Büreyde
|
Hadis
|
|
(Resulullah (sav)'ın şu
sözünü) nakleder: "Cennet ehli yüz yirmi saftır. Bunlardan seksen safı
bu ümmetten, kırk safı da diğer ümmetlerdendir."
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Cennet 13, (2549)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Fezail Bölümü
|
Konu
|
|
İslam Ümmetinin Fazileti
|
Râvi
|
|
Ebu Musa
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Müslüman bir kimse öldü mü, Allah ona bedel bir yahudi veya
hıristiyanı cehenneme koyar."
|
Kaynak
|
|
Müslim, Tevbe 50, (2767)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Fezail Bölümü
|
Konu
|
|
İslam Ümmetinin Fazileti
|
Râvi
|
|
Ebu Hüreyre
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav):
"İmtina edenler hariç, bütün ümmetim cennete girecektir."
buyurmuşlardı. "İmtina edenler de kim?" dediler. "Kim bana
itaat ederse cennete girer, kim asi olur (itaat etmezse) o imtina etmiş
demektir!" buyurdular.
|
Kaynak
|
|
Buhari, İ'tisam 2
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Fezail Bölümü
|
Konu
|
|
İslam Ümmetinin Fazileti
|
Râvi
|
|
Ebu Malik el'Eş'ari
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Allah sizi üç hasletten himaye etti: "Hepinizi helak edecek
olan peygamberinizin bedduasından, batıl ehlinin hak ehline (nurunu
söndürecek kesin) bir galebesinden, dalalet üzerine birleşmenizden."
|
Kaynak
|
|
Ebu Davud, Fiten 1, (4253)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Fezail Bölümü
|
Konu
|
|
İslam Ümmetinin Fazileti
|
Râvi
|
|
Ebu Musa
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: Şu ümmetim rahmete mazhar olmuş bir ümmettir. Ahirette azaba maruz
kalmayacaktır. Onun azabı dünyadadır: Fitneler, zelzeleler ve katl."
|
Kaynak
|
|
Ebu Davud, Fiten, (4277)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Fezail Bölümü
|
Konu
|
|
İslam Ümmetinin Fazileti
|
Râvi
|
|
Ebu Musa
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Allah Teala Hazretleri (şu ayetle) ümmetim için bana iki eman
indirdi: 1) Sen aralarında olduğun müddetçe Allah onlara (umumi bir) azab
vermeyecektir. 2) Onlar istiğfarda bulundukları müddetçe, Allah onlara azab
vermeyecektir. (Enfal 33) Ben aralarından ayrıldım mı, (Allah'ın azabını
önleyecek ikinci eman olan) istiğfarı Kıyamete kadar aralarında
bırakıyorum."
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Tefsir, Enfal
(3082)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Fezail Bölümü
|
Konu
|
|
İslam Ümmetinin Fazileti
|
Râvi
|
|
Amir İbnu Sa'd
|
Hadis
|
|
Amir İbnu Sa'd babası
(ra)'ndan naklen anlatıyor: "Resulullah (sav) Beni Muaviye Mescidine
girdi. Orada iki rek'at namaz kıldı, biz de onunla berber kıldık. Sonra
Rabbine uzun uzun dua etti. Sonra yanımıza döndü. Dedi ki: "Rabbimden üç
şey taleb ettim, ikisini verdi, birini geri çevirdi: Rabbimden ümmetimi umumi
bir kıtlıkla helak etmemesini talep ettim, bunu bana verdi. Ümemtimi suda
boğulma suretiyle helak etmemesini diledim, bana bunu da verdi. Ümmetimin
kendi aralarında savaşmamalarını da talep etmiştim, bu geri çevrildi."
|
Kaynak
|
|
Müslim, Fiten 20, (2890)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Fezail Bölümü
|
Konu
|
|
İslam Ümmetinin Fazileti
|
Râvi
|
|
Ebu Said
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Ümmetimden (alim, şehid, salih) bazıları var; bir(çok kabilelere
şamil bir) cemaate şefaat eder, bazıları var bir kabileye şefaat eder;
bazıları var bir bölüğe şefaat eder; bazıları da tek bir ferde şefaat eder ve
cennete girmelerini sağlar."
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Kıyamet 11, (2442)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Fezail Bölümü
|
Konu
|
|
İslam Ümmetinin Fazileti
|
Râvi
|
|
Ebu Said
|
Hadis
|
|
Rezin şunu ilave etmiştir:
"Şefaatim, ümmetimden büyük günah işleyenler içindir. Bir adamın ateşe
atılması için emir verilir. Giderken, (dünyada) susadığı zaman su vermiş
olduğu adama rastlar, onu tanır ve ona: "Benim için şefaat etmeyecek
misin?" der. Adam: "Sen de kimsin?" diye sorunca: "Ben
sana falan gün su içirmedim mi?" der. Öbürü bunu tanır ve (Allah
nezdinde) onun lehinde şefaatte bulunur. Adam da böylece geri çevrilir ve
cennete gider."
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Kıyamet 11, (2437)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Fezail Bölümü
|
Konu
|
|
İslam Ümmetinin Fazileti
|
Râvi
|
|
Enes
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Ümmetim yağmur gibidir, evveli mi, ahiri mi daha hayırlıdır
bilinemez."
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Emsal 6, (2873)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Fezail Bölümü
|
Konu
|
|
İslam Ümmetinin Fazileti
|
Râvi
|
|
Mugire
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: Ümmetimden bir grup, (hak üzerine) galip olmaktan hiç geri kalmaz.
Allah'ın emri (Kıyamet) gelince de onlar galibtir." [Buhari: "Bu
grup, alimlerdir" demiştir.]
|
Kaynak
|
|
Buhari, İ'tisam 10, Menakıb
27, Tevhid 29; Müslim, İmaret 171, (1921)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Fezail Bölümü
|
Konu
|
|
İslam Ümmetinin Fazileti
|
Râvi
|
|
Sa'd İbnu Ebi Vakkas
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Ehl'i garb hak üzere galib olmaya, kıyamet kopuncaya kadar devam
ederler."
|
Kaynak
|
|
Müslim, İmaret 177, (1925)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Fezail Bölümü
|
Konu
|
|
İslam Ümmetinin Fazileti
|
Râvi
|
|
Muaviye İbnu Kurre
|
Hadis
|
|
Muaviye İbnu Kurre, babası
(ra)'ından naklen anlatıyor: "Resulullah (sav) buyurdular ki: "Şam
(Suriye) halkı fesada uğradımı artık (orada) sizin için hayır yoktur.
Ümmetimden bir grup, Kıyamet kopuncaya kadar mansur (Allah'ın yardımına
mazhar) olmaya devam edecek, onları mahrum bırakanlar onlara zarar
veremeyecekler." [Ali İbnu'l-Medini: "Bunlar hadis ashabıdır"
demiştir.]
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Fiten 27, (2193)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Fezail Bölümü
|
Konu
|
|
İslam Ümmetinin Fazileti
|
Râvi
|
|
İmran İbnu Husayn
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Ümmetimden bir grup (taife), hak üzerine savaşmaya devam
edeceklerdir. Onlar kendilerine meydan okuyanlara karşı muzafferdirler. Öyle
ki, bunların sonuncuları Mesih-Deccal'le de savaşırlar."
|
Kaynak
|
|
Ebu Davud, Cihad 4, (2484)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Fezail Bölümü
|
Konu
|
|
İslam Ümmetinin Fazileti
|
Râvi
|
|
Ebu Hüreyre
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Ümmetim içinde beni en çok sevenlerden bir kısmı benden sonra
gelenler arasından olacak: Mallarını ve ailelerini feda pahasına beni görmeyi
arzu edecekler."
|
Kaynak
|
|
Müslim, Cennet (2832)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Fezail Bölümü
|
Konu
|
|
İslam Ümmetinin Fazileti
|
Râvi
|
|
Abdullah İbnu Büşr
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Kıyamet gününde, ümmetimin (iki alameti olacak: Biri) secde
sebebiyle alnındaki parlaklık, (diğeri de) abdest sebebiyle kolarındaki
parlaklıktır."
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Salat 427, (607)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Fezail Bölümü
|
Konu
|
|
İslam Ümmetinin Fazileti
|
Râvi
|
|
Ebu Musa
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Allah bir ümmete rahmet diledi mi, peygamberlerini kendilerinden
önce kabzeder ve onu ümmete bir öncü ve hazırlayıcı yapar. Bir ümmetin
helakini de diledi mi, onları peygamberleri hayatta iken cezalandırır da onun
gözünün önünde onları helak eder. Böylece, o ümmetin, inkar ve tekzibleri
sebebiyle- helakleriyle peygamberin içi rahatlar."
|
Kaynak
|
|
Müslim, Fezail 24, (2288)
|
|
|
|
|
|
Önceki Konu
Sonraki Konu
Sayfa Başı |
|