|
|
|
Fasıl
|
|
Namaz Bölümü
|
Konu
|
|
Secdeler Üzerine Fasıl -
Sehv Secdesi
|
Râvi
|
|
Abdullah İbnu Malik İbnu
Büheyne
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) öğle
namazmın ilk iki rekatini tamamlamıştı (oturması gerektiği halde oturmadan)
kalktı. Namazı bitirince iki (ziyade) secde daha yaptı, ondan sonra selam
verdi.
|
Kaynak
|
|
Buhari, Sehv 1, 5, Ezan
145, 147, Eyman 15; Müslim, Mesacid 85, (570); Muvatta, Salat 65, (1, 96);
Ebu Davud, Salat 200, (1034, 1035); Tirmizi, Salat 288, (391); Nesai, Sehv
21, (3,19,20), 28, (3,34), İftitah 196, (2, 244); İbnu Mace, İkamet 131,
(1206)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Namaz Bölümü
|
Konu
|
|
Secdeler Üzerine Fasıl -
Sehv Secdesi
|
Râvi
|
|
İbnu Mes'ud
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Namaz kılarken üç mü kıldım dört mü kıldım diye şüpheye düşerse,
eğer zann-ı galibin dört ise hemen teşehhüd yap, sonra sen daha dururken ve
selam vermemişken iki secde daha yap, sonra aynı şekilde teşehhüd oku, sonra
selam ver." (Ebu Davud der ki: "Bu, İbnu Mes'ud'dan rivayet
edilmiştir. Alimlerden kimse bunu Resulullah'a nisbet etmedi.")
|
Kaynak
|
|
Ebu Davud, Salat 198,
(1028)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Namaz Bölümü
|
Konu
|
|
Secdeler Üzerine Fasıl -
Sehv Secdesi
|
Râvi
|
|
Ebu Saidi'l-Hudri
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Biriniz namazında, iki mi kıldım, üç mü kıldım diye şekke düşerse,
şekki atsın, yakin kesbettiği hususu esas alsın, sonra da selam vermezden
önce iki secdede bulunsun. Eğer (bu kıldığı ile) beş rek'at kılmışsa,
namazını onunla (sehiv secdesiyle) çift yapmış olur. Dördü tam kılmış idiyse,
o iki secdesi, şeytanın burnunu sürtme olur."
|
Kaynak
|
|
Müslim, Mesacid 88, (571);
Muvatta, Salat 62, (1, 95); Ebu Davud, Salat 197, (1024, 1026, 1027, 1029);
Tirmizi, Salat 291, (396); Nesai, Sehv 24, (3, 27); İbnu Mace, İkamet 132,
(1210), 133, (1212)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Namaz Bölümü
|
Konu
|
|
Secdeler Üzerine Fasıl -
Sehv Secdesi
|
Râvi
|
|
Abdurrahman İbnu Avf
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Biriniz namazında yanılır da bir mi iki mi kıldığını bilemezse,
namazını bir üzerine bina etsin; iki mi üç mü kıldığını bilemezse iki üzerine
bina etsin; üç mü dört mü kıldığını bilemezse üç üzerine bina etsin, sonra da
selam vermezden önce iki (ziyade) secde yapsın..."
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Salat 291, (398)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Namaz Bölümü
|
Konu
|
|
Secdeler Üzerine Fasıl -
Sehv Secdesi
|
Râvi
|
|
Ebu Hüreyre
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) namazın
ikinci rek'atında selam verip bitirdi. Zülyedeyn (ra) kendisine: "Ey
Allah'ın Resulü, namaz kısaldı mı yoksa unuttunuz mu?" diye sordu.
Aleyhissalatu vesselam: "Zülyedeyn doğru mu söylüyor?" diye sordu.
Herkes: "Evet!" diye cevap verdi. Resul-i Ekrem (sav) de iki rek'at
daha kıldı, sonra selam verdi, sonra tekbir getirip iki secde daha yaptı. Bu
iki secde diğer secdelerinin uzunluğunda idi veya biraz daha uzundu. Sonra
namazdan kalktı."
|
Kaynak
|
|
Buhari, Sehv, 3, 4, 5,
Mesacid 88, Cemaat 69, Edeb 45, Haberul-Vahid 1; Müslim, Mesacid 97, (573);
Muvatta, Salat 58, (1, 93); Ebu Davud, Salat 195, (1008, 1009, 1010, 1011,
1012); Tirmizi, Salat 289, (394), 292, (399); Nesai, Sehv 22-23, (3, 20, 26)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Namaz Bölümü
|
Konu
|
|
Secdeler Üzerine Fasıl -
Sehv Secdesi
|
Râvi
|
|
Muhammed İbnu Şirin
|
Hadis
|
|
(Resulullah (sav) öğle ve
ikindi namazlarından birini iki rek'at kılmıştı - Ravi der ki: "Zann-ı
galibime göre bu, ikindi namazı idi. Sonra selam verdi. Sonra mescidin ön
kısmındaki kütüğe gitti. Elini üzerine koydu, (yüzünde öfke okunuyordu).
Cemaatte Hz. Ebu Bekr ve Hz. Ömer de vardı. Bunlar (namazda yapılan
eksiklikten) Efendimize söz etmekten (hicab edip) korktular. Cemaatin çabuk
çıkanları: "(Ey Allah'ın Resulü!) namaz kısaldı mı?" diye sordular.
Resulullah (sav)'ın Zülyedeyn dediği bir zat da: "Ey Allah'ın Resulü!
Namaz mı kısaldı, siz mi unuttunuz?" dedi. "Ne ben unuttum, ne de
namaz kısaldı!" cevabını verdi. Ama Zülyedeyn tekrar: "Hayır
(farkında değilsiniz), unuttunuz!" (dedi). Bunun üzerine (Aleyhissalatu
Vesselam) kalktı iki rek'at daha kıldı, sonra selam verdi. Sonra tekbir
getirdi, tıpkı diğer secdeleri gibi -veya biraz daha uzun olmak üzere- (sehiv
için) secde yaptı, sonra başını kaldırdı tekbir getirdi. Sonra başını koydu
tekbir getirdi, peşinden önceki secdesi gibi -veya daha uzun- (sehiv için
ikinci defa) secde etti, sonra başını kaldırdı ve tekbir getirdi, (oturup
teşehhüd okudu ve selam vererek namazı tamamladı).
|
Kaynak
|
|
Ebu Davud, Salat 195,
(1008)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Namaz Bölümü
|
Konu
|
|
Secdeler Üzerine Fasıl -
Sehv Secdesi
|
Râvi
|
|
İbnu Mes'ud
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) namaz
kılmıştı. Namazda (unutarak) ziyade veya noksanda bulundu. Kendisine:
"Ey Allah'ın Resulü! Namazda (yeni bir durum mu) hasıl oldu?" diye
soruldu. "Bunu niye sordunuz?" diye O da merak etti. "Şöyle
şöyle kıldınız" dediler. Resulullah (sav) hemen dizlerini bükerek
kıbleye yöneldi ve iki adet sehiv secdesinde bulundu, sonra selam verdi ve
yüzünü bize çevirerek: "Şayet namazda yeni bir şey hasıl olsaydı ben
size haber verirdim. Ancak ben bir beşerim, sizin unuttuğunuz gibi ben de
unuturum. Öyleyse bir şey unutursam bana haber verin. Biriniz namazında şekke
düşecek olursa doğruyu araştırsın ve onun üzerine kalanı bina etsin, sonra da
iki sehiv secdesi yapsın" dedi.
|
Kaynak
|
|
Buhari, Sehiv 2, Salat 31,
32, Eyman 15, Haberu'l-Vahid 1; Müslim, Mesacid 89, (572); Ebu Davud, Salat
196, (1019, 1020, 1021, 1022); Nesai, Sehv 26, (3, 31-36); Tirmizi, Salat
289, (392, 393)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Namaz Bölümü
|
Konu
|
|
Secdeler Üzerine Fasıl -
Sehv Secdesi
|
Râvi
|
|
Muğire İbnu Şu'be
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "İmam, (yanılarak ikinci rek'atte oturacağı yerde müteakip) rek'ate
kalkmaya teşebbüs eder ve tam doğrulmadan hatırlarsa, hemen otursun. Tam
kalkıp doğrulmuşsa artık (geri dönüp) oturmasın, namazın sonunda sehiv secdesi
yapsın."
|
Kaynak
|
|
Ebu Davud, Salat 201,
(1036); Tirmizi, Salat 269, (365)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Namaz Bölümü
|
Konu
|
|
Secdeler Üzerine Fasıl -
Sehv Secdesi
|
Râvi
|
|
|
Hadis
|
|
İmam Malik (ra)'a
ulaştığına göre, Resulullah (sav): "Ben de unuturum veya sünnet koymak
için unutturulurum" buyurmuştur.
|
Kaynak
|
|
Muvatta, Sehv 2, (1, 100)
|
|
|
|
|