|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Ebu Hureyre
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Allah Teala hazretleri ferman etti ki: "Ben Azimu'ş-Şan, salih
kullarım için gözlerin görmediği, kulakların işitmediği ve insanın hayal ve
hatırından hiç geçmeyen nimetler hazırladım." Ebu Hureyre ilaveten dedi
ki: "Dilerseniz şu ayet-i kerimeyi okuyun, (Mealen): "Yaptıklarına
karşılık Allah katında onlar için göz aydınlığı olacak ne mükafaatların
saklandığını kimse bilemez" (Secde 17).
|
Kaynak
|
|
Buhari, Bed'ül-Halk 8,
Tefsir Secde 1, Tevhid 35; Müslim, Cennet 2, (2824); Tirmizi, Tefsir, (3195)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Sehl İbnu Sa'd
|
Hadis
|
|
Buhari, bir diğer
rivayetinde şu ziyadeyi kaydeder: "Sehl İbnu Sa'd anlatıyor -deyip,
hadisin aynısını kaydettikten sonra- der ki: "Muhammed İbnu Ka'b dedi
ki: "Onlar Allah için ameli gizli tuttular. Allah da onların sevabını
gizli tuttu. Kullar yanına gelince onları nimete boğacak." Hadis, bu
muhtevada olarak Buhari'de mevcut değildir. Hakim'in el- Müstedrek'inde
mevcuttur (413-414)
|
Kaynak
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Sehl İbnu Sa'd
|
Hadis
|
|
"Ey Allah'ın
Resulü!" dedim, "insanlar neden yaratıldı?" "Sudan!"
buyurdular. "Ya cennet?" dedim, "o neden inşa edildi?"
"Gümüş tuğladan ve altın tuğladan! Harcı da kokulu misk. Cennetin
çakılları inci ve yakuttan, toprağı da za'ferandır. Ona giren nimete mazhar
olur, eziyet görmez, ebediyet kazanır, ölümle karşılaşmaz. Elbisesi eskimez,
gençliği kaybolmaz." Aleyhissalatu vesselam sözlerine şöyle devam
buyurdular: "Üç kişi vardır duaları reddedilmez (mutlaka kabul edilir):
Adil imam (devlet başkanı), iftarını yaptığı zaman oruçlu, zulme uğrayanın
duası. Allah, (mazlumun) duasını bulutların fevkine çıkarır ve onlara sema
kapıları açılır ve Allah Teala hazretleri: "İzzetime yemin olsun! Vakti uzasa
da, duanı mutlaka kabul edeceğim!" buyurur."
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Cennet 2, (2528)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Ebu Musa
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Gümüşten iki cennet vardır. Kapları ve içinde bulunan diğer şeyleri
de gümüştendir. Altından iki cennet vardır, kapları ve içlerinde bulunan
diğer eşyaları da hep altındandır. Adn cennetinde, cennetliklerle Rablerini
görmeleri arasında Allah'ın veçhindeki ridau'l-kibriyadan (büyüklük
perdesinden) başka bir şey yoktur."
|
Kaynak
|
|
Buhari, Tefsir, Rahman 1,
2, Bedu'l-Halk 8, Tevhid 24; Müslim, İman 180, (296); Tirmizi, Cennet 3,
(2530)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Ebu Musa
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Cennette, mü'min için, içi boş tek bir inciden bir çadır vardır.
-Bir rivayette- genişliği altmış mildir. Her köşesinde bir refikası bulunur,
hiçbiri diğerini görmez, mü'min bunların herbirini dolaşır."
|
Kaynak
|
|
Buhari, Bed'ü'l-Halk 8,
Tefsir, Rahman 1, 2, Tevhid 24; Müslim, Cennet 23, (2838); Tirmizi, Cennet 3,
(2530)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Ebu Hureyre
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Cennette yüz derece vardır. Her iki derece arasında yüz yıl(lık
yürüme mesafesi) vardır."
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Cennet 4, (2531)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Ubade İbnu's-Samit
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Cennette yüz derece vardır. Her bir derecenin diğer derece ile
arası, sema ile arz arası kadar geniştir. Firdevs bunların en yukarıda
olanıdır. Cennetin dört nehri buradan çıkar. Bunun üstünde Arş vardır.
Allah'tan cennet istediğiniz vakit Firdevs'i isteyin."
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Cennet 4, (2533)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Ebu Said
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Cennette yüz derece vardır. Bütün alemler bunlardan birinin içinde
toplansalar, hepsini de kuşatır, istiab eder."
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Cennet 4, (2534)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Enes
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Cennette bir ağaç vardır ki, binekli bir kimse yüz yıl gölgesinde
yürüse onu katedemez. İstersiniz şu ayeti okuyun: "Daimi gölgededirler,
çağlayıp duran su başlarındadırlar" (Vakıa 30-31)."
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Tefsir, Vakıa,
(3289), Cennet 1, (2528)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Ebu Hureyre
|
Hadis
|
|
Cennette hiçbir ağaç yoktur
ki gövdesi, altından olmasın.
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Cennet 1, (2527)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Ebu Hureyre
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Cennette, yay kadar bir yer, güneşin üzerine doğduğu veya battığı
şeyden (dünyadan) daha hayırlıdır." [Tirmizi, Hz. Enes'ten şu ziyadede
bulunmuştur: "Sizden birinizin yayı kadar veya kamçısı kadar cennetteki
bir yer, dünya ve içindekilerden daha hayırlıdır. Cennet ehlinden bir kadın,
arz ehline görünecek olsa, dünya ve içindekileri aydınlatır, arzla sema
arasını güzel koku ile doldururdu, onun başörtüsü dünya ve içindekilerden
daha hayırlıdır."]
|
Kaynak
|
|
Buhari, Bed'ül-Halk 8,
Tefsir, Vakı'a 1; Müslim, Cennet 6, (2826); Tirmizi, Cennet 1, (2525)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Sa'd İbnu Ebi Vakkas
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Cennette olan şeyden bir tırnağın azalttığı miktar, semavat ve
dünya arasında dört ciheti de tezyin etmiş olarak görünürdü. Eğer cennet
ehlinden bir adam dünya ehline zuhur etse ve bilezikleri görünse o(nun şavkı)
güneşin ziyasını bastırırdı, tıpkı güneşin, yıldızların ziyasını bastırması
gibi."
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Cennet 7, (2541)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Enes
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Sidretü'l-Münteha'ya çıkarıldım. Orada dört nehir gördüm: İki nehir
zahirdi, iki nehir de batın. Zahir olan iki nehir Nil ve Fırat nehirleriydi.
Batın olanlarda cennetin iki nehri idi."
|
Kaynak
|
|
Buhari, Eşribe 12; Müslim,
İman 264, (164)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Büreyde
|
Hadis
|
|
Bir adam Resulullah
(sav)'a: "Cennette at var mı?" diye sordu. Aleyhissalatu vesselam
da: "Allah Teala hazretleri seni cennete koyduğu takdirde, kızıl
yakuttan bir at üzerinde orada dolaşmak isteyecek olsan, o seni istediğin her
yere uçuracaktır" buyurdular. Bunun üzerine diğer biri de:
"Cennette deve var mı?" diye sordu. Ama buna Aleyhissalatu vesselam
öncekine söylediği gibi söylemedi. Şöyle buyurdular: "Eğer Allah seni
cennete koyarsa, orada canının her çektiği, gözünün her hoşlandığı şey
bulunacaktır."
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Cennet 11, (2546)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Ali
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Cennette siyah gözlülerin (hurilerin) toplanma yerleri vardır.
Orada, benzerini mahlukatın hiç işitmediği güzel bir sesle şarkı okurlar ve
şöyle söylerler: "Bizler ebedileriz, hiç ölmeyiz! Bizler nimetlere mazharız,
fakr bilmeyiz! Rabbimizdan razıyız, mükedder olmayız! Kendisinin olduğumuz
beylerimize ne mutlu!"
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Cennet 24, (2567)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Enes
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Cennet ehlinin bir çarşısı vardır. Her cuma oraya gelirler. Derken
kuzey rüzgarı eser, elbiselerini ve yüzlerini okşar. Bunun tesiriyle hüsün ve
cemalleri artar. Böylece ailelerine, daha da güzelleşmiş olarak dönerler.
Hanımları: "Vallahi, bizden ayrıldıktan sonra sizin cemal ve
güzelliğiniz artmış!" derler. Erkekler de: "Sizler de, Allah'a
kasem olsun, bizden sonra çok daha güzelleşmişsiniz!" derler."
|
Kaynak
|
|
Müslim, Cennet 13, (2833)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Ali
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Cennette bir çarşı vardır. Ancak orada ne alış, ne de satış vardır.
Sadece erkek ve kadın suretleri vardır. Erkek bunlardan bir suret arzu ederse
o surete girer."
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Cennet 15, (2553)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Ebu Hureyre
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav):
"Yaktığınız ateş var ya, bu cehennem ateşinin yetmiş cüzünden bir
cüzdür!" buyurmuşta. (Yanındakiler): "Zaten bu ateş, vallahi
(asileri cezalandırmaya ahirette) yeterliydi" dediler. Aleyhissalatu
vesselam: "Cehennem ateşi öbürüne altmış dokuz kat üstün kılındı. Her
bir kat'ın harareti, bunun mislindedir."
|
Kaynak
|
|
Buhari, Bed'ü'l-Halk 10;
Müslim, Cennet 29, (2843); Muvatta, Cehennem 1, (2, 994); Tirmizi, Cehennem
7, (2592)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Ebu Hureyre
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Cehennem ateşi bin yıl yakıldı. Öyle ki kıpkırmızı oldu. Sonra bin
yıl daha yakıldı, öyle ki beyazlaştı. Sonra bin yıl daha yakıldı. Şimdi o
siyah ve karanlıktır." [Metin Tirmizi'ye aittir.]
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Cehennem 8,
(2594); Muvatta, Cehennem 2, (2, 994)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Ebu Saidi'l-Hudri
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Cehennemi kuşatan surun dört (ayrı) duvarı vardır. Her duvarın
kalınlığı kırk yıllık yürüme mesafesi kadardır."
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Cehenmem 4, (2587)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Hasan Basri
|
Hadis
|
|
Utbe İbnu Gazvan (ra),
Basra'da minberde (hutbe esnasında) dedi ki: "Resulullah (sav) bize
şöyle buyurmuşlardı: "Cehennemin kıyısından büyük bir taş bırakıldı. Bu
taş yetmiş yıl aşağı doğru düştü de henüz dibe ulaşmadı." (Utbe İbnu
Gazvan, devamla) der ki: "Hz. Ömer (ra): "Ateşi çok zikredip
hatırlayın. Zira onun harareti pek şiddetlidir; derinliği çok fazladır,
çengelleri demirdendir" buyurdu."
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Cehennem 2, (2578)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Ebu Said el-Hudri
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Veyl, cehennemde bir vadidir. Kafir orada, kırk yıl batar da dibine
ulaşamaz."
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Tefsir, Enbiya,
(3164)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
İbnu Abbas
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Eğer zakkumdan, dünyaya tek damla damlatılacak olsa, bu dünya
ehlinin yiyeceklerini ifsad ederdi. Öyleyse, yiyecek ve içeceği zakkumdan
cehennemliğin hali ne olur (anlayın)!"
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Cehennem 4, (2588)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Ebu Hureyre
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Cehennem, Rabbine şikayet ederek: "Ey Rabbim! Bir parçam diğer
bir parçamı yemektedir" dedi. Bunun üzerine, Allah Teala hazretleri ona,
iki nefes almaya izin verdi; Bir nefes kışta, bir nefes de yazda. (Yazdaki
nefesi) sizin rastladığınız en şiddetli sıcaktır. (Kıştaki nefesi de) sizin
rastladığınız en şiddetli (soğuk olan) zemherirdir."
|
Kaynak
|
|
Buhari, Bed'u'l-halk 10;
Müslim, Mescaid 185, (617); Tirmizi, Cehennem 9 (2595)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Ebu Hureyre
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Kıyamet günü, ateşten bir parça, boyun şeklinde uzanır. Bunun,
gören iki gözü, işiten iki kulağı, konuşan iki dili vardır. Der ki: "Ben
üç takım (insanı cezalandırmak) için vazifelendirildim: Allah'la birlikte bir
başka ilaha dua eden kimse, bile bile zulmeden cebbar, tasvirciler."
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Cehennem 1, (2577)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
İbnu Mes'ud
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: Kıyamet günü cehennem, yetmiş bin yuları olduğu halde getirilir. Her
yularında, onu çeken yetmiş bin melek vardır."
|
Kaynak
|
|
Müslim, Cennet 29, (2842);
Tirmizi, Cehennem 1, (2576)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Mücahid
|
Hadis
|
|
İbnu Abbas (ra) bana:
"Cehennemin genişliği ne kadardır, biliyor musun?" diye sordu. Ben:
"Hayır!" deyince: "Doğru, Allah'a yemin olsun,
bilemezsin!" dedi ve ilave etti: "Bana Hz. Aişe (ra) dedi ki:
Resulullah (sav)'a: "Kıyamet günü arz toptan O'nun bir kabzasıdır (tam
tasarrufundadır). Gökler de O'nun sağ eliyle dürülmüşlerdir" (Zümer 67)
ayetinden sormuş ve: "Bu sırada insanlar nerede olurlar [ey Allah'ın
Resulü]" demiştim. Aleyhissalatu vesselam: "Cehennem
köprüsünde!" cevabını verdi."
|
Kaynak
|
|
Tirmizi, Tefsir, Zümer,
(3242)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Ebu Hureyre
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Allah Teala hazretleri cenneti yarattığı zaman Cibril
aleyhisselam'a: "Git ona bir bak!" buyurdular. O da gidip cennete
baktı ve: "[Ey Rabbim!] Senin izzetine yemin olsun, onu işitip de ona
girmeyen kalmayacak, herkes ona girecek!" dedi. (Allah Teala hazretleri)
cennetin etrafını mekruhlarla çevirdi. Sonra: "Hele git ona bir daha
bak!" buyurdu. Cebrail gidip ona bir daha baktı. Sonra da:
"Korkarım, ona hiç kimse girmeyecek!" dedi. Cehennemi yaratınca,
Cebrail'e: "Git, bir de, şuna bak!" buyurdu. O da gidip ona baktı
ve: "İzzetine yemin olsun, işitenlerden kimse ona girmeyecektir!"
dedi. Allah Teala hazretleri de onun etrafını şehvetlerle kuşattı. Sonra da:
"Git ona bir kere daha bak!" dedi. O da gidip ona baktı. Döndüğü
zaman: "İzzetine yemin olsun, tek bir kişi kalmayıp herkesin ona
gireceğinden korkuyorum!" dedi."
|
Kaynak
|
|
Ebu Davud, Sünnet 25,
(4744); Tirmizi, Cennet 21, (2563); Nesai, Eyman 3, (7, 3)
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Enes
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Cennetin etrafı mekarihle (nefsin hoşlanmadığı şeylerle)
sarılmıştır. Cehennemin etrafı da şehevi (nefsin arzuladığı, cazip) şeylerle
sarılmıştır." [Sahiheyn'de, Ebu Hureyre'den bu rivayet aynen gelmiştir.]
|
Kaynak
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Fasıl
|
|
Kıyamet Ve Kıyametle İlgili
Meseleler Bölümü
|
Konu
|
|
Cennet Ve Cehennem
|
Râvi
|
|
Enes
|
Hadis
|
|
Resulullah (sav) buyurdular
ki: "Cehennem, içerisine asiler atıldıkça: "Daha var mı?"
demekten geri durmaz. Bu hal, Rabbu'l-İzze'nin cehennemin üzerine ayağını
koyup, iki yakasını dürüp birleştirmesine kadar devam eder. İşte o zaman
cehennem: "Yeter, yeter. İzzet ve keremine yemin olsun yeter!" der.
Cennette fazlalık devam eder. Allah, ona mahsus yeni bir halk yaratır ve
bunları cennetin fazla kısmına yerleştirir."
|
Kaynak
|
|
Buhari, Tefsir, Kaf 1,
Eyman 12, Tevhid 7; Müslim, Cennet 37, (2848); Tirmizi, Tefsir, Kaf (3268)
|
|
|
|